Dr Astrid Stuckelberger

Videonun başında “i9neler deltadır. Ve İ9ne olanlar olmayanlara GRafeni transfer ediyor. Belçika’da bir doktor iğnelenmiş biriyle yaşayan ama kendisi iğne olmamış bir kadının kanında grafeni buldu. Sadece ellerinin birbirine değmiş olmasına rağmen.” Kısacası “iğne olmayanlar kendilerini iğne olanlardan korumalı”

Sonra devam ediyor “zaten bu aşı bile değil. Deneyin içindeyiz. Elimizde bu kadar zarar gören ölen var ama bir randomize edilmiş etkilerini gösteren 30 kişilik bile bir araştırma yok! Şaka gibi gülüyorum” diyor

“Polio aşısında da (çocuk felci) benzerini gördük, Hindistan mesela. Hastalık tamamen yok edilmiş olmasına rağmen, ne zaman ki aşılar yapılır, tekrar bir epidemi (bölgesel salgın) oluşur.”

“Bu kadar raporlama var, yaralanma ölü. Avrupa İlaç ajansında, Amerika’da, Klinik vakalar enteresan. Araştırma yapıyoruz ve şu an CDC de kabul ediyor, i9neler tekrar enfeksiyona sebep oluyor. Fakat karşımızda inanılmaz büyük bir MEDYA SANSÜRÜ var. Teşekkürler Richard. Bilim için çok önemlisin.”

“Medya sadece resmî kanalları papağan gibi tekrar edersek konuşmamıza izin veriyor. Ben hiç bir zaman aşı karşıtı değildim. Ama şimdi oldum onlar yüzünden. Artık hiç bir aşıya güvenim kalmadı, çünkü aynı lobilerden çıkıyor. Tamamen çıkar çatışması. Bir araştırmada herşeyi yapmaları muhtemel ki… PCR da aynısı. Sanki burnumuzdan veriyorlar aşıyı. Bir veterinere sorabilirsiniz. Hayvanlara nasıl neler yapılır ?

Neden bu kadar çok PCR test var?
Hipotez A: PCR da bu iğne. Onun da içinde grafen var. Bir doz için yeterli.
Hipotez B: iğnenin içindeki grafen. “

Richard: “eğer PCR testin de aynı iğnenin yaptığını söylüyorsan. O zaman iğne-karşıtları test-karşıtları da olmalı. O zaman hiç bir seçeceğin yok. Herşeye karşı olmalısın”

“Fakat söylediler zaten PCR geçerli bir test değil. Geçen temmuzdan beri söylediler. Ben de tekrar edeyim. Şimdi burda bunu bile bile yapmak criminaldir, yani canice. Bunun arkasındaki motivasyon ya da mantık canice. Bu tekrar eden bir mesaj. Herkes yapmaya devam ediyor??”

“Slovak raporlardan da PCR testin anlamı şu: lityum ve hydrojel buldular içinde. Kan-beyin bariyerinin dinine sokuyorsun bu çubuğu. Benim analizim bu, o bölgeye girebilmek için. Kilit kelime grafen. Bunu farkedemeyen doktor sayısı çok fazla. Onların elinde bu kimyasal pandemiyi ölçecek aletler yok.”

“DSÖ’ye bir konuşma yapmaya gitmiştim. Salgınlarla ilgili. Bazen bazı şeyler salgın/pandemi değildir. 4 kategori vardır: bulaşıcı hastalıklar, gıda zehirlenmeleri, kimyasal zehirlenmeler, radyasyon zehirlenmeleri. Kendime soruyorum bu hangisi? Ya da hepsi mi ? Çünkü bu bir kimyasal madde ve doktorların bu grafen maddesi ile ilgili en ufak bir anlayışı yok. Bilmiyorlar. DSÖ’de bir Alman uzman vardır ders veren, bir çok hastalığın enfeksiyon olmadığını ama kimyasal sebeple olduğunu anlatırdı. Bir ırmak civa (mercury) ya da başka kimyasal ile dolunca, salgın olurdu, hastalananlar olurdu. Elimizde doğru enstrümanlar aletler yok. Ve sorular soruyoruz. Çünkü kimyasalı anlayacak enstrümanlar gerek bize. Optik mikroskop. Elektron mikroskop, petrograph, magnetospectrograph. Dinleyenlere hatırlatayım. İnsan vücudu elektriktir. EEG yapıyoruz değil mi ? Arkadaşlar biz insanlar elektrikle çalışıyoruz.”